Daha öncede belirtmiştim, bizim kimseyle kavgamız yok, olmazda, birçok ADIYAMAN sevdalısı gibi bizimde kavgamız hep ADIYAMAN için olmuştur. Olmaya da devam edecektir.
Yapı olarak tüm hemşehrilerimizin geldikleri önemli mevkilerden onur duyan, her platformda duygularını çekinmeden belirten, karşılığı varsa ÖVGÜ VE ELEŞTİRİLERİ yıkıp dökmeden yapmaya, MOTİVE etmeye, benim gibi her ADIYAMANLININ görevleri arasında olmasına inananlardanım.
Büyük bir felaketten sonra çok önemli bir süreçten geçiyor ve "KİMİN ELİ KİMİN CEBİNDE BELLİ DEĞİL." Güç, merkezi hükümetin elinde, ADIYAMAN'IN geleceğini onlar belirliyor. Bu nedenle de belirsizlikler sürüp giderken, 8 aydır kayda değer bir mesafe alamamanın sıkıntılarını çekiyoruz!
ORTAK AKIL YOK, PLAN PROJE YOK, YOL HARİTASI YOK, varsa da vatandaş bilgi sahibi değil. Bu nedenle bu şehrin SOSYAL, EKONOMİK ve KÜLTÜREL çok büyük sorunları var. Bu sorunların iyileştirilmesi için, KISA, ORTA ve UZUN vadeli eylem planlarını ortada göremiyoruz. Birçok sorun günden güne derinleşiyor!
Bizim bunlara odaklanıp, gündemde tutmamız, çözüm önerilerinde bulunmamız gerekirken, ayrıştırmacı dilden uzak durmayı, birlik ve beraberliğimizi sağlayacak, söylem ve öneriler etrafında birleşip kendi değerlerimize sahip çıkmanın yararlı olacağına inanmalıyız!
Tüm bunlara rağmen, SOSYAL MEDYADA bürokratlar ve siyasiler bir eleştiri çemberi içerisindeler. Bu eleştirilerden en fazla nasibini alanlarda çiçeği burnundaki yeni vekillerimiz!
Dedim ya; Karşılığı varsa, memleketin çıkarları ön plandaysa, övgü ve eleştiriyi kırıp dökmeden yapmalıyız. Sorunları ortaya koyup neden çözüme kavuşturulmadığının hesabını da sormalıyız!
Ancak bu kişiselliğin ötesinde toplumsal olmalıdır.
Bakın, bu şehirde insan yaşamını kolaylaştırmak için koordinasyon eksikliği var. Barınma ve kalıcı konutlar bir sorun, hak sahipliği ve yerinde dönüşümlerde mağduriyetler var. İlimizde özel sektör istihdamı, 55 bin den 48 bine düşmüş işçi mağdur, tüm üretim sektörleri sıkıntıda. 8 aydır bu memleket yıkım ve moloz kaldırma işlerini bitirememiş, vatandaş KANSERLE karşı karşıya. HAVACILIK UZAY SANAYİ KAHRAMANMARAŞ’DA uçak parçası üretim tesislerini açmak üzereyken, ASELSAN’IN bölgeye yapacağı yatırımlardan MALATYA almaya çalışıp 200 dönüm yer verirken;
Bizler bu şehir için 10 yıl önce sözü verilen bir ASKERİ ACEMİ BİRLİĞİN, ULAŞIMDA BİR RAYLI SİSTEMİN, BİR BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ veya POLİS OKULUNUN, kayıp olacak KÜLTÜR ve KİMLİĞİMİZ ile daha neler neleri konuşup gündemde tutmuyoruz!
Bakın ÖYKÜ ve ROMAN YAZARIMIZ ORMAN YÜKSEK MÜHENDİSİ SUAT TEKİN DİYOR Kİ; “Doğa bize inanılmaz fırsatlar vermiş. ZEYTİN, BADEM, NAR, ÜZÜM bunların hakkını verip bu zenginliği, pazarlayacak kabiliyetleri ortaya koymamız gerekir. Bunlar niye sanayi ürünü olmasın?”
Bunun gibi ADIYAMAN için çok önemli görüş ve öneriler var. Geleceğin ADIYAMAN'I için bu önerileri ilgili kurumların şimdiden değerlendirmesi lazım!
Unutmayalım ki, bu kentin insanlarının birtakım hakları var. Bu hakları koruyup hizmetlerin yerinde ve zamanında verilmesi gerekir. Elimizdeki değerleri en hızlı bir şekilde hayata geçirmemiz için hep birlikte uğraş verip, daha yaşanır bir ADIYAMAN'I için daha yapıcı ve yönlendirici eleştiriler ve övgüleri yaparak kişisellikten uzak bir tutum içerisinde olmalıyız!