KAHTASES-Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,"8. Anadolu Medya Ödülleri” programında yaptığı konuşmada,"Belediyeler kimsenin arka bahçesi değildir. Belediyeler sırtını Kandil’e yaslayanların hiç değildir. Nerede olursa olsun belediyeler halkımızındır, aziz milletimizindir. Bu ülkenin de devletin de belediyelerin de tek bir sahibi vardır. O da millettir, 85 milyonun tamamıdır"dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Anadolu Yayıncılar Federasyonu tarafından Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde düzenlenen “8. Anadolu Medya Ödülleri” programına katılarak bir konuşma yaptı.
Hakkari’de kayyım atamasına ilişkin yaptığı açıklamada,terörle sivil siyasetin yan yana durmayacağının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Terörle demokrasi bir arada bulunmaz. Sırtını elinde kalaşnikof olana, molotof olana, bomba olana dayayarak meşru siyaset yapılmaz. Hukukun, kanunun ve demokrasimizin kırmızı çizgilerine riayet eden, meşruiyetten sapmayan herkes şayet yasal bir engeli yoksa elbette bu ülkede özgürce siyaset yapabilir. Buna kimse itiraz etmez, edemez. Biz de bugüne kadar meşru siyasete söz söylemedik. Özellikle yargının Hakkari’yle ilgili vermiş olduğu karar, kusura bakmasınlar ama kimseyi rahatsız etmesin. Yargı, burada kanunu değil, hukuku konuşturmuş ve kararını da buna göre vermiştir. Bunlar ne yaptı? Hemen parlamentoyu ayağa kaldırmaya kalktılar. Kusura bakmayın. Burası hukukun işlediği Türkiye Cumhuriyeti’nin parlamentosudur. Orada elinizde pankartlarla tekme yumruk, sağa sola saldırmanın size kazandıracağı da hiçbir şey yok. Çünkü sizin de karşınızda hukuku savunacak parlamenterler var.”
Sivil ve demokratik siyasetin zemininin güçlenmesi için pek çok adım attıklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ancak bölücü örgütün siyasetteki aparatları vasıtasıyla millî iradeye pusu kurmasına da izin vermedik. Dünyanın hiçbir medeni ülkesi, demokrasisinin kundaklanmasına göz göre göre müsaade etmez, etmeyeceğiz. Dünyanın hiçbir demokratik ülkesi dağdaki eli kanlı teröristlerin tünel kazarak belediyelere sızmasına göz yummaz. 31 Mart’tan önce ne dedik, eğer adaylarınız herhangi bir gayrimeşru, gayri yasal işlemlere girmediyse, katılmadıysa onlara söyleyecek herhangi bir sözümüz yok. Ama gayri yasal işler yapmışsa bizler de yasaları işletmek durumundayız ve işletiriz. Hakkâri şimdi bunun ilk adımı olmuştur ve şu anda hukuk da gereğini yapmıştır ve bundan sonra da yapmaya devam edecektir” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin, yakın geçmişte şehirlerin imkânlarının, millete hizmet yerine teröristlere peşkeş çekildiği, terör örgütünün emrine verildiği, hendek ve çukur açmak için kullanıldığı kötü günleri yaşadığını belirterek, “Bunları daha fazla yaşamak istemiyoruz. Türkiye, belediye hizmet binalarında Kandil’in atadığı komiserlerin, başkan tokatladığı, güya mahkeme kurup haraç kestiği dönemler geçirmiştir. Bunları tekrar yaşamak istemiyoruz” açıklamasında bulundu.
“NEREDE OLURSA OLSUN BELEDİYELER HALKIMIZINDIR”
Türkiye’nin, sözde siyasetçilerin terör örgütüne ayakçılık ve kuryelik yaptığı utanç verici hadiselere şahit olduğunu anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimizin hafızasında derin izler bırakan bu acı olayların tekrarlanmasını hiçbirimiz istemeyiz, buna izin de vermeyiz. Bölgedeki kardeşlerimiz üzerinde bölücü terör örgütünün baskı kurmasına eyvallah etmeyiz. Hukuk bunu gerektirir, demokrasi bunu gerektirir, millete ve millî iradeye saygı bunu gerektirir” diye konuştu.
Terörle arasına mesafe koymadan, hatta sırtını terör örgütüne yaslayarak siyaset yapılamayacağını artık herkesin kabullenmesi gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefet partilerinin koro halinde bilindik ezberleri tekrarlamak yerine terör-siyaset ilişkisini sorgulaması, Kandil güdümlü siyasetin Türk demokrasisine verdiği zararların ortadan kaldırılmasına odaklanması gerektiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “İlla bir tepki gösterilecekse hukuk çerçevesinde uygulanan idari tedbirlere değil, Kandil’in belediyelere çökme girişimlerine göstermelidir. Şimdi bazıları çıkmış, Meclis’te adeta terör estirerek ‘belediyeler bizimdir’ naraları atıyor. Halkın olan belediyeleri, kendilerinin tapulu mülkü gibi görüyorlar. Belediyeler ne onlarındır ne terör örgütünündür. Bağırarak çağırarak, Meclis’ten nümayiş yaparak milletin temsilcilerini susturacaklarını zannedenlere şunu hatırlatmak durumundayım; belediyeler kimsenin arka bahçesi değildir. Belediyeler sırtını Kandil’e yaslayanların hiç değildir. Nerede olursa olsun belediyeler halkımızındır, aziz milletimizindir. Bu ülkenin de devletin de belediyelerin de tek bir sahibi vardır. O da millettir, 85 milyonun tamamıdır.”
“85 MİLYONUN KARDEŞLİĞİNE YÜREKTEN GÜVENİYORUZ”
Bölgede bölücü örgütün vesayetini içlerine sindiremeyen ve şehirlerine gerçekten hizmet etmek isteyen belediye başkanlarının olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bu başkanlar şunu bilsinler ki örgütün tasallutundan kurtulmak için atacakları adımlarda millet de devlet de tüm imkânlarıyla yanlarında olacaktır. Şehrine ilçesine ve vatandaşa hiçbir ayrım yapmadan hizmet edenlerle kimsenin bir derdi zaten bulunmuyor. Cumhurbaşkanı olarak benim de onlarla bir derdim yok. Biz sadece Türkiye’nin ve demokrasimizin gelişmesine ayak bağı olan terör belasıyla hukuk zemininde mücadele ediyoruz ve edeceğiz. İnşallah bu mücadeleyi de kimsenin oyununa gelmeden, birilerinin bizi çekmek istediği tuzağa düşmeden yürüteceğiz. Millete ve milli iradeye saygılı olan herkesten de aynı tavrı bekliyoruz. 85 milyonun kardeşliğine, ferasetine, irfanına yürekten güveniyoruz. Rabbim birliğimizi beraberliğimizi daim eylesin diyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 8. Anadolu Medya Ödüllerine layık görülen isimleri ve kurumları tebrik etti.
Konuşmaların ardından Anadolu Yayıncılar Federasyonu Genel Başkanı Sinan Burhan, “dünyada hakkın sesini duyurduğu için” Cumhurbaşkanı Erdoğan’a dünya küresi hediye etti. Hediyeyi alan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dünya beşten büyüktür” ifadelerini kullandı.
Bir Yorum Bırakın